Satın Aldıklarımız Bozulmak Ãœzere mi Tasarlanıyor? Planlı Eskitme…

Genellikle teknolojik aletlerle başımız beladadır. Ömrü kısa olan bu ürünleri tamir ettirmek için bir servise başvurduğumuzda genellikle klasik olarak “Yenisini almak daha ucuza mal olur” yanıtını alırız. Peki gerçekten bu ürünleri gerçekten daha sağlam yapmak, ya da tamir edilebilir kılmak mümkün değil midir? Cevap biraz can sıkıcı… Evet.

O halde neden yapılmıyor?
Bu sorunun cevabı ise biraz uzun.

Öncelikle size bir tanımdan bahsetmek istiyorum: “Bilinçli eskitme”.
Tüketiciyi biraz daha yeniyi, gerekenden biraz daha önce almak üzere şekillendirmek.

Bu uygulamanın temelleri 1920’lerde Phoebus adında ampül sektörünü kontrol altına alıp, dünya pazarını aralarında bölüşmeyi hedefleyen kartel tarafından atıldı.

O dönemde üretilen ampüller ortalama 2500 saat dayanabiliyorken, talebi arttırmak adına üretilen ampüllerin kalitesi ve yaşam süresi kasıtlı olarak düşürüldü. Hedefleriyse, 1000 saat dayanabilen ampüller üretmekti. Genel olarak sık değişimin şirketlerin yararına olacağı, uzun süre yanan ampüllerin iktisadi açıdan zararlı olacağı fikirleri etrafında şekillendi Kartel’in yaptırımları. Bu süreci titizlikle izleyip, daha çürük malzemeyle ampül yapılması için yaptırımlar uyguladı.Hatta bu yaptırımlardan bir tanesi yaşam süresi çok uzayan ampüller için para cezası kesmekti. Bunun yanında bir çok ampül patenti ortaya çıkıyordu, hatta içlerinden biri 100.000 saat ömre sahipti. Ancak hiçbirisi piyasaya açılamadı.

Tabii ki bu süreçten hayatta kalan dünyanın en yaşlı ve hala faal olarak hizmet veren Livermore California’daki itfaiye binasının ampülünden bahsetmezsek olmaz. Bu ampül 1901 yılından beri hiç durmadan çalışıyor. Hatta yerel halk 2001 yılında ampüle bir doğum günü bile düzenledi. İronik olarak şu ana kadar onu canlı görüntülüyen 2 webcam yaşam süresini doldurdu bile.

Bu güzel ampül 1895 yılında Shelby Ohio’da üretildi. İçerisindeki filaman ( içindeki tel ) Adolphe Chaillet tarafından icat edildi ve montajını kadınlardan kurulu bir ekip gerçekleştirdi.

Evet benim de aklıma takılıyor, o yıllarda bunu yapabilecek gücümüz varken neden şu anda her şey bozuluyor ve atılıyor. Cevap biraz acı. Sağlam üretilen aletler pazar için zararlı(!) olarak olarak görülüyor.

Bilinçli eskitmenin ortaya çıkardığı diğer bir durum ise yeni yetişen mühendisler ve eski usül çalışan mühendisler arasındaki farklılıktı. Yeni nesil mühendisler pazar tarafından yönlendirilen, kolay satılan ürün üretmekle ilgilenirken eski usül mühendisler, uzun ömürlü ve kullanışlı ürünler yapmaları gerektiğini düşünüyordu. Tabii ki hayatta kalan pazar lehine çalışan yeni nesil mühendisler oldu.

Günümüzde çoğu teknolojik cihaza ömrünü kısaltması için yapılan yazılımlar yükleniyor. Tabii ki bu durum ekonomik yönden olduğu kadar sosyolojik olarak da bizi etkiliyor. Büyüklerin “Biz bir şey bozulduğunda atmaz, tamir ederdik” diye bir lafı vardır; artık bir şeyi tamir etmemize gerek yok, yenisini almak daha kolay.

”Dünya herkesin ihtiyacını gidermek için büyük ancak bireysel açlığı gidermek için çok küçük”
-Gandhi

Bir cevap yazın


*